CoşkunGönüllü 1955 tarihinde Yozgat'ın merkeze bağlı Bayatören köyünde doğdu. İlkokulu köyünde, orta okulu ve liseyi Yozgat'ta tamamladı.
Âşıklık geleneğini küçük yaşlarda ozan olan babasından öğrenmeye, daha İlkokul yıllarında da ilk şiirlerini yazmaya başladı. Gönüllü’nün babasından başka belirli bir ustası olmadı.
Şiirlerinde ozan geleneğine uyarak “Gönüllü Coşkun” mahlasını kullanan CoşkunGönüllü’nün, çeşitli yarışmalarda aldığı birçok ödülü, bulunmaktadır.
Hacı Bektaş-ı Veli şenliklerinde “Hacı Bektaş Veli” ve “Yine” adlı şiirleriyle iki birincilik. (1988).
Âşık Veysel Kültür Derneğinin düzenlediği şiir yarışmasında birincilik. (1994). Vb.
Liseyi bitirdikten sonra Ankara'ya yerleşen Gönüllü Coşkun burada bir çok ozanla tanışma ve kendini tanıtma olanağı buldu.
Şiirlerinde sevgiden toplumsal sorunlara dek her konuyu yalın ve abartısız bir biçimde işleyen Gönüllü Coşkun’un çeşitli antoloji ve dergilerde de çok sayıda şiirleribulunmaktadır.
Yakında şiirlerinin bir bölümüne yer vereceği bir kitabı okuyucularla buluşmak üzere yayına hazırlanmaktadır.
Şiirlerinin bazıları çeşitli sanatçılar tarafından bestelenen Coşkun Gönüllü’nün kendisine ait besteleri de vardır.
İFTİRA ETMEZ
Zavallı kör cahil bilgisiz softa
Yolumuzu bilse iftira etmez
Hakla hakikatle ilgisiz softa
Ulumuzu bilse iftira etmez
İçimizde yanar tütünsüz ocak
Ruhumuz tertemiz kalbimiz sıcak
Bütün insanlara açmışız kucak
Kolumuzu bilse iftira etmez
Hak bilip gireli gönül köşküne
El uzatıp yardım ettik düşküne
Nasıl içiyoruz kimin aşkına
Dolumuzu bilse iftira etmez
Mazlum güvercinin donunu giyen
Bir tane lokmayı bin canla yiyen
Ele, bele, dile sahip ol diyen
Velimizi bilse iftira etmez
Gönüllü Coşkun’um nefretle dolmuş
Zevki bize küfür etmekte bulmuş
Onun sayesinde Müslüman olmuş
Ali’mizi bilse iftira etmez
HABERİN YOK
Vefasız yâr güller gibi
Solduğumdan haberin yok
Yana yana küller gibi
Olduğumdan haberin yok
Hasretin kâr etti cana
Bilsen neler oldu bana
Benim sazı yalnız sana
Çaldığımdan haberin yok
Engeller çok önüm dertte
Soldu gitti tenim dertte
Sen kurtuldun benim dertte
Kaldığımdan haberin yok
Gönlüm hâlâ sana vurgun
Arıyorum yorgun yorgun
Saçlarımı hergün hergün
Yolduğumdan haberin yok
Bu Gönüllü Coşkun'u şaş
Ettin senin yüreğin taş
Günden güne yavaş yavaş
Öldüğümden haberin yok
İKİMİZ
Gül yüzlüm biz yalnız yaşayamayız
Beraber ağlayıp gülek ikimiz
Gücümüz hiç yetmez taşıyamayız
Her derdi paylaşıp bölek ikimiz
Seven sevenine yapmazsa hata
Aşk yolunda varır en yüce kata
Sen Şirin’e benze ben de Ferhat’a
Engel dağlarını delek ikimiz
Bizim sevdamızı dil tarif etmez
Anlatmaya cilt cilt romanlar yetmez
Kıyamete kadar aşkımız bitmez
Bu gerçeği böyle bilek ikimiz
Aşkın şarabından kanalım deyi
Sen bana ben sana içirdik meyi
Aşka düşman olan bütün herşeyi
Kökünden kazıyıp silek ikimiz
Budur bu Gönüllü Coşkun’un özü
Gerçek aşkın olmaz hiç yalan sözü
Eğer gerekirse kırpmadan gözü
Birbirimiz için ölek ikimiz
ihsanozturk.com